Besim, konunun “ivedi, kritik ve yaşamsal” olduğunu vurgulayarak, Sağlık Bakanlığı’nı ilaç eksikliği nedeniyle kapısına gelenleri Maliye Bakanlığı’na yönlendirdiği gerekçesiyle eleştirdi.

İlaç eksikliği konusunun ciddiyetine işaret eden Besim, 500 bin nüfusu olan ülkede ilaç planlaması yapılamayarak küresel ilaç krizinin arkasına saklanıldığını savunarak bunu “beceriksizlik” olarak niteledi. Pandemiden sonra Dünya Sağlık Örgütü’nün bu konuda uyarılarda bulunduğunu ve protokoller yayımladığını kaydeden Besim, KKTC’de bu protokollerin uygulanmadığını söyledi.

Filiz Besim, Sağlık Bakanlığı’nın gelen ilaçları duyuru yaparak ilan etmesini ise bir dişçinin diş çekebildiği yönünde ilan vermesine benzetti. Bu yıl bütçede ilaca ayrılan paranın yetmeyeceğini de savunan Besim, bütçede geçen yıl ilaca 400 milyon TL ayrılırken bu yıl 200 milyon ayrıldığını aktardı.

“İhaleler düzgün yapılmadı, doğrudan alımlara çok fazla para harcadık. Bu ülke ilaçları doğrudan alabilecek kadar zengin bir ülke değildir” diyen Besim, önümüzdeki günlerde ilaçtaki krizin büyüyeceğini ileri sürdü ve mart ayındaki ihalelerde ilaçların %40’ına onay verildiğini söyledi.

İlaç Takip Sistemi’nin henüz bitmemesini de eleştiren Besim, “Bir yerde birçok ilaç varken başka yerde ilaç bulunamıyor” diyerek, bu sistemin ivedi olarak kurulmasını istedi.

“İlaç yoksa sağlıktan bahsetmek anlamlı değildir, çünkü hastalıklar ilaçla tedavi edilebilir” ifadelerini kullanan Besim, ilaç temininde alternatif merkezler bulunması ve ilaçların Türkiye dışındaki ülkelerden de sağlanması gerektiğini vurguladı.

Özellikle güç artırıcı ve narkotik ilaçlarda denetimsizlik olduğunu savunarak  bunun büyük sorun olduğunu belirten Besim, eczacı olmayan birçok merkezde güç artırıcı ilaçların satıldığını söyledi.