Atakom
Serena
girne belediyse
GRAND SAPHIRE

Ekonomi ve Sosyal Politikalar Araştırma Merkezi’nin (ESPA) tanıtım toplantısı yapıldı

GÜNCEL 23.11.2024 - 16:12, Güncelleme: 23.11.2024 - 16:12
 

Ekonomi ve Sosyal Politikalar Araştırma Merkezi’nin (ESPA) tanıtım toplantısı yapıldı

KKTC’nin ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkı koymak amacıyla oluşturulan düşünce kuruluşu Ekonomi ve Sosyal Politikalar Araştırma Merkezi (ESPA), ilk basın toplantısını bugün gerçekleştirdi.
Toplantıda, ESPA’nın kuruluş amaçları, hedefleri ve ne tür çalışmalar yapacağı kamuoyuyla paylaşıldı. Başkan Mete Boyacı, kurucular adına yaptığı açılış konuşmasında, düşünce kuruluşunun manifestosunu anlattı.  Boyacı, temel prensiplerinin şeffaflık, hesap verebilirlik ve katılımcılık gibi iyi yönetişim ilkeleri olduğunu vurguladı. Daha yaşanabilir bir ülke yaratma idealine bağlılıkla hareket ettiklerini belirten Boyacı, toplumun tüm kesimleriyle diyalog kurmak isteyen, bağımsız, tarafsız ve çözüm odaklı bir yapıya sahip olduklarının altını çizdi. “Ülkemiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) iyi yönetilmemektedir” diyen Mete Boyacı, “Bu durum, her geçen gün siyaset kurumuna güveni erozyona uğratmakta ve toplumu umutsuzluğa sevk etmektedir. Hükümet ise yapısallaşmış sorunlara kalıcı çözümler üretmeye çalışmak yerine, şahsi menfaatleri ve günü kurtarma çabası içinde görünmektedir” ifadelerini kullandı. Uzun zamandır, genel olarak sivil toplum ve iş insanlarının da üzerine düşen toplumsal görevleri yeterince yerine getirmediğini belirten Mete Boyacı, “Dolayısıyla, bu durumun oluşmasında bizlerin de sorumluluğu olduğunu kabul ediyoruz. Bu bilinçle, iş insanları olarak bizler bir inisiyatif almaya karar verdik. Şu anda içinde bulunulan durum bir kader değildir. Dolayısıyla, birtakım köklü reformların uygulanması şartıyla ülkemizin, hepimiz için daha yaşanabilir; sosyal adaletin ve toplumsal refahın hüküm sürdüğü bir yer olabileceği kanaatindeyiz” şeklinde konuştu. Mete Boyacı sözlerini şöyle sürdürdü: “Şeffaflık, hesap verebilirlik, katılımcılık, kapsayıcılık ve hukukun üstünlüğü gibi iyi yönetişim ilkelerinin esas olduğu bir devlet yapısının, ülkedeki belirsizlik ve istikrarsızlığı giderebileceğine inanıyoruz. Bu tür bir yapının, KKTC’nin sürdürülebilir bir kalkınma eksenine girmesini sağlayacağına dair inancımız tamdır. Sınırlı kaynaklarımızın doğru ve etkin bir şekilde kullanıldığı, rekabete dayalı serbest piyasa mekanizmasının gerçek anlamda çalıştığı bir düzen mümkündür. Liyakate dayalı, etkin ve parti siyasetinden arındırılmış bir bürokrasi ile güçlü bir denetim mekanizması oluşturulabilir. Verginin tabana yayıldığı ve vergi adaletinin sağlandığı bu tür bir yapıda, kamusal hizmetlerin iyileştirilmesi ve fiziksel altyapı yatırımları için gerekli mali kaynakların ortaya çıkması mümkündür. Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, makroekonomik göstergeler ülkemizde böyle bir potansiyelin var olduğuna işaret etmektedir. Yetişmiş insan gücümüz de bu potansiyeli açığa çıkarabilecek niteliktedir.” Böyle bir idari yapının oluşturulabilmesi için tüm kesimlerin bir araya gelip katkı koyacağı toplumsal bir uzlaşıya ihtiyaç olduğunu düşündüklerini ifade eden Mete Boyacı, “Bizler, ülke şartlarına uygun politika önerilerinin oluşturulması ve bunların hayata geçirilebilmesi için faaliyet gösterilmesi noktasında önemli bir boşluk olduğu tespitinde bulunduk ve bu boşluğu doldurmak adına ortak hareket etme kararı aldık” dedi. Mete Boyacı, “Bu doğrultuda, ekonomi ve iyi yönetişim odaklı bir düşünce kuruluşu olan ESPA (Ekonomi ve Sosyal Politikalar Araştırma Merkezi)’nın kuruluş sürecini tamamlamış bulunuyoruz” diyerek, kamu yararını gözeten ve kâr amacı gütmeyen bir kurum olan ESPA’nın, faaliyetlerini tarafsız bir biçimde, çok sesliliğe ve toplumun çeşitli kesimlerinin katılımına olanak sağlayacak şekilde yürüteceğini vurguladı.  “Ülkemizin her yanını sarmış olan sorunlar kısa sürede çözülebilecek türden olmaktan çok uzaktır” ifadelerini kullanan Mete Boyacı, “Köklü reformların yapılması zorunlu olan böyle bir süreçte, taşların yerinden oynaması ve pek çok toplumsal kesimin olumsuz etkilenmesi kaçınılmazdır. Hiçbir dönüşüm/değişim fedakârlık yapılmadan gerçekleştirilemez. Elbette, uzun vadeli istikrar ve refah için kısa vadede fedakârlıkta bulunması gereken kesimlere, parçası olduğumuz iş dünyası da dahildir” şeklinde konuştu. Mete Boyacı, benzer kaygıları taşıyan ve ifade ettiği ilkeleri paylaşan tüm kesimleri kendileriyle istişarede bulunmaya ve iş birliği yapmaya da davet etti. Toplantı, hazır bulunan kurucuların katılımıyla gerçekleştirilen soru-cevap bölümüyle sona erdi. ESPA’nın kurucu üyeleri olarak Candan Avunduk, Mete Boyacı, Hasan Dörtgazi, A. Kaan Kaner, Serhan Kombos, Selen Necat-Gürkan, Ahmet Noyan, Müsteyde Onbaşı-Ruhi, Bertan Özberkman, Yağmur Özyalçın, Mehmet Saydam, Vargın Varer ve Engin Yeşilada yer aldı. ESPA’nın ilk genel kurulunda, yönetim kuruluna “Candan Avunduk, Mete Boyacı (Başkan), A. Kaan Kaner, Serhan Kombos, Müsteyde Onbaşı-Ruhi, Yağmur Özyalçın (yedek üye)” seçildi. Denetleme Kurulu ise Mehmet Saydam, Engin Yeşilada ve Bertan Özberkman’dan (yedek üye) oluşturuldu.
KKTC’nin ekonomik ve sosyal kalkınmasına katkı koymak amacıyla oluşturulan düşünce kuruluşu Ekonomi ve Sosyal Politikalar Araştırma Merkezi (ESPA), ilk basın toplantısını bugün gerçekleştirdi.

Toplantıda, ESPA’nın kuruluş amaçları, hedefleri ve ne tür çalışmalar yapacağı kamuoyuyla paylaşıldı.

Başkan Mete Boyacı, kurucular adına yaptığı açılış konuşmasında, düşünce kuruluşunun manifestosunu anlattı.  Boyacı, temel prensiplerinin şeffaflık, hesap verebilirlik ve katılımcılık gibi iyi yönetişim ilkeleri olduğunu vurguladı. Daha yaşanabilir bir ülke yaratma idealine bağlılıkla hareket ettiklerini belirten Boyacı, toplumun tüm kesimleriyle diyalog kurmak isteyen, bağımsız, tarafsız ve çözüm odaklı bir yapıya sahip olduklarının altını çizdi.

“Ülkemiz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) iyi yönetilmemektedir” diyen Mete Boyacı, “Bu durum, her geçen gün siyaset kurumuna güveni erozyona uğratmakta ve toplumu umutsuzluğa sevk etmektedir. Hükümet ise yapısallaşmış sorunlara kalıcı çözümler üretmeye çalışmak yerine, şahsi menfaatleri ve günü kurtarma çabası içinde görünmektedir” ifadelerini kullandı.

Uzun zamandır, genel olarak sivil toplum ve iş insanlarının da üzerine düşen toplumsal görevleri yeterince yerine getirmediğini belirten Mete Boyacı, “Dolayısıyla, bu durumun oluşmasında bizlerin de sorumluluğu olduğunu kabul ediyoruz. Bu bilinçle, iş insanları olarak bizler bir inisiyatif almaya karar verdik. Şu anda içinde bulunulan durum bir kader değildir. Dolayısıyla, birtakım köklü reformların uygulanması şartıyla ülkemizin, hepimiz için daha yaşanabilir; sosyal adaletin ve toplumsal refahın hüküm sürdüğü bir yer olabileceği kanaatindeyiz” şeklinde konuştu.

Mete Boyacı sözlerini şöyle sürdürdü:

“Şeffaflık, hesap verebilirlik, katılımcılık, kapsayıcılık ve hukukun üstünlüğü gibi iyi yönetişim ilkelerinin esas olduğu bir devlet yapısının, ülkedeki belirsizlik ve istikrarsızlığı giderebileceğine inanıyoruz. Bu tür bir yapının, KKTC’nin sürdürülebilir bir kalkınma eksenine girmesini sağlayacağına dair inancımız tamdır. Sınırlı kaynaklarımızın doğru ve etkin bir şekilde kullanıldığı, rekabete dayalı serbest piyasa mekanizmasının gerçek anlamda çalıştığı bir düzen mümkündür. Liyakate dayalı, etkin ve parti siyasetinden arındırılmış bir bürokrasi ile güçlü bir denetim mekanizması oluşturulabilir. Verginin tabana yayıldığı ve vergi adaletinin sağlandığı bu tür bir yapıda, kamusal hizmetlerin iyileştirilmesi ve fiziksel altyapı yatırımları için gerekli mali kaynakların ortaya çıkması mümkündür. Yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, makroekonomik göstergeler ülkemizde böyle bir potansiyelin var olduğuna işaret etmektedir. Yetişmiş insan gücümüz de bu potansiyeli açığa çıkarabilecek niteliktedir.”

Böyle bir idari yapının oluşturulabilmesi için tüm kesimlerin bir araya gelip katkı koyacağı toplumsal bir uzlaşıya ihtiyaç olduğunu düşündüklerini ifade eden Mete Boyacı, “Bizler, ülke şartlarına uygun politika önerilerinin oluşturulması ve bunların hayata geçirilebilmesi için faaliyet gösterilmesi noktasında önemli bir boşluk olduğu tespitinde bulunduk ve bu boşluğu doldurmak adına ortak hareket etme kararı aldık” dedi.

Mete Boyacı, “Bu doğrultuda, ekonomi ve iyi yönetişim odaklı bir düşünce kuruluşu olan ESPA (Ekonomi ve Sosyal Politikalar Araştırma Merkezi)’nın kuruluş sürecini tamamlamış bulunuyoruz” diyerek, kamu yararını gözeten ve kâr amacı gütmeyen bir kurum olan ESPA’nın, faaliyetlerini tarafsız bir biçimde, çok sesliliğe ve toplumun çeşitli kesimlerinin katılımına olanak sağlayacak şekilde yürüteceğini vurguladı. 

“Ülkemizin her yanını sarmış olan sorunlar kısa sürede çözülebilecek türden olmaktan çok uzaktır” ifadelerini kullanan Mete Boyacı, “Köklü reformların yapılması zorunlu olan böyle bir süreçte, taşların yerinden oynaması ve pek çok toplumsal kesimin olumsuz etkilenmesi kaçınılmazdır. Hiçbir dönüşüm/değişim fedakârlık yapılmadan gerçekleştirilemez. Elbette, uzun vadeli istikrar ve refah için kısa vadede fedakârlıkta bulunması gereken kesimlere, parçası olduğumuz iş dünyası da dahildir” şeklinde konuştu.

Mete Boyacı, benzer kaygıları taşıyan ve ifade ettiği ilkeleri paylaşan tüm kesimleri kendileriyle istişarede bulunmaya ve iş birliği yapmaya da davet etti.

Toplantı, hazır bulunan kurucuların katılımıyla gerçekleştirilen soru-cevap bölümüyle sona erdi.