Atakom
Serena
girne belediyse
GRAND SAPHIRE

Etkinlik, dans sanatının bireyler ve toplumlar üzerindeki etkisini geniş kitlelere ulaştırmayı hedefledi

GÜNCEL 02.05.2025 - 08:46, Güncelleme: 02.05.2025 - 08:46
 

Etkinlik, dans sanatının bireyler ve toplumlar üzerindeki etkisini geniş kitlelere ulaştırmayı hedefledi

Arkın Yaratıcı Sanatlar ve Tasarım Üniversitesi (ARUCAD) Modern Dans Bölümü, dansın ifade gücünü ve insanla kurduğu derin bağı kutlamak amacıyla 29 Nisan Salı günü üniversite kampüsünde Dünya Dans Günü’ne özel bir program düzenledi.
Öğrenciler, akademisyenler ve dans tutkunlarının bir araya geldiği etkinlik, dans sanatının bireyler ve toplumlar üzerindeki etkisini geniş kitlelere ulaştırmayı hedefledi.  Program, saat 12:00’de Modern Dans Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Handan Ergiydiren’in açılış ve anma konuşmasıyla başladı. Konuşmasında dansın, beden ile mana arasındaki bağı kuran bir ifade biçimi olduğunu vurgulayan Ergiydiren, “Dans, içimizdeki görünmez varlığın boşluğa yazdığı yazılardır” diyerek onu bir devinim, bir arayış ve kendilikle karşılaşma anı olarak tanımladı. Bedenin durmaksızın hareket ettiğini ve bu hareketlerin kimi zaman nedensizce ortaya çıktığını ifade eden Ergiydiren, dansın insanın içindeki ‘öteki’yle buluştuğu özgün bir yolculuk olduğunu dile getirdi. “İnsan dans ederken kendine doğru çağrılır” sözleriyle de dansın, bireyi içsel bir bütünlüğe taşıyan dönüştürücü gücüne dikkat çekti.  Ardından, Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi öğrencileri tarafından gerçekleştirilen performanslarla, dansın farklı biçimlerdeki yaratıcı yorumları izleyicilerle buluştu. Öğrenciler, yıl boyu aldıkları çeşitli dersler kapsamında hazırladıkları modern dans ve performans sunumlarıyla, bireysel ve toplumsal deneyimlerin beden diliyle ifadesini sahneye taşıdı.   Saat 13:00’te Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinliğin ikinci bölümünde, dans dünyasının öncü isimlerinden Prof. Aydın Teker’in katılımıyla belgesel film gösterimi ve söyleşi gerçekleştirildi. Gösterimin ardından Prof. Teker, dansın yaratım süreci, bedensel ifade ve çağdaş dansın gelişimi üzerine deneyim ve görüşlerini öğrencilerle paylaştı. Söyleşi, öğrenciler için ilham verici ve ufuk açıcı bir atmosfer yarattı.   Genç dansçılara tavsiyelerde de bulunan Teker, yüzeysel üretimlerden kaçınılması gerektiğinin altını şu sözlerle çizdi: “Hiçbir şeyi yüzeyde bırakmayın. Aklınıza ilk geleni değil, onun ötesini arayın. Alternatifleri mutlaka deneyin. Her şeyin biraz daha ötesi olduğunu bilin. Eğer yaptığınız işler her zaman kolayca beğeniliyorsa, orada bir sorun vardır. Sözle ifade edilemeyen şeyler, bir işin temelini oluşturmalıdır.” Programın son bölümünde, saat 16:00’da çim alanda düzenlenen ‘Doğaçlama Jam Session’ ile öğrenciler, konuklar ve akademisyenler hep birlikte, özgürce müzik yaparak ve dans ederek  Dünya Dans Günü’nün ruhunu yaşadılar. Doğaçlama oturumu, bedenin doğal hareketinden doğan yaratıcılığı ve kolektif enerjiyi ön plana çıkardı.    ARUCAD Kampüsünde gerçekleşen etkinlik, üniversite öğrencileri, akademisyenler ve sanatseverlerden oluşan yoğun izleyici kitlesi tarafından büyük ilgi gördü. Program, dansın evrensel diliyle farklı toplumsal kesimleri bir araya getirerek, sanatın insanları nasıl yakınlaştırabileceğini etkileyici bir şekilde gösterdi.
Arkın Yaratıcı Sanatlar ve Tasarım Üniversitesi (ARUCAD) Modern Dans Bölümü, dansın ifade gücünü ve insanla kurduğu derin bağı kutlamak amacıyla 29 Nisan Salı günü üniversite kampüsünde Dünya Dans Günü’ne özel bir program düzenledi.

Öğrenciler, akademisyenler ve dans tutkunlarının bir araya geldiği etkinlik, dans sanatının bireyler ve toplumlar üzerindeki etkisini geniş kitlelere ulaştırmayı hedefledi. 


Program, saat 12:00’de Modern Dans Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Handan Ergiydiren’in açılış ve anma konuşmasıyla başladı. Konuşmasında dansın, beden ile mana arasındaki bağı kuran bir ifade biçimi olduğunu vurgulayan Ergiydiren, “Dans, içimizdeki görünmez varlığın boşluğa yazdığı yazılardır” diyerek onu bir devinim, bir arayış ve kendilikle karşılaşma anı olarak tanımladı. Bedenin durmaksızın hareket ettiğini ve bu hareketlerin kimi zaman nedensizce ortaya çıktığını ifade eden Ergiydiren, dansın insanın içindeki ‘öteki’yle buluştuğu özgün bir yolculuk olduğunu dile getirdi. “İnsan dans ederken kendine doğru çağrılır” sözleriyle de dansın, bireyi içsel bir bütünlüğe taşıyan dönüştürücü gücüne dikkat çekti. 

Ardından, Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi öğrencileri tarafından gerçekleştirilen performanslarla, dansın farklı biçimlerdeki yaratıcı yorumları izleyicilerle buluştu. Öğrenciler, yıl boyu aldıkları çeşitli dersler kapsamında hazırladıkları modern dans ve performans sunumlarıyla, bireysel ve toplumsal deneyimlerin beden diliyle ifadesini sahneye taşıdı.

 

Saat 13:00’te Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinliğin ikinci bölümünde, dans dünyasının öncü isimlerinden Prof. Aydın Teker’in katılımıyla belgesel film gösterimi ve söyleşi gerçekleştirildi. Gösterimin ardından Prof. Teker, dansın yaratım süreci, bedensel ifade ve çağdaş dansın gelişimi üzerine deneyim ve görüşlerini öğrencilerle paylaştı. Söyleşi, öğrenciler için ilham verici ve ufuk açıcı bir atmosfer yarattı.

 

Genç dansçılara tavsiyelerde de bulunan Teker, yüzeysel üretimlerden kaçınılması gerektiğinin altını şu sözlerle çizdi: “Hiçbir şeyi yüzeyde bırakmayın. Aklınıza ilk geleni değil, onun ötesini arayın. Alternatifleri mutlaka deneyin. Her şeyin biraz daha ötesi olduğunu bilin. Eğer yaptığınız işler her zaman kolayca beğeniliyorsa, orada bir sorun vardır. Sözle ifade edilemeyen şeyler, bir işin temelini oluşturmalıdır.”

Programın son bölümünde, saat 16:00’da çim alanda düzenlenen ‘Doğaçlama Jam Session’ ile öğrenciler, konuklar ve akademisyenler hep birlikte, özgürce müzik yaparak ve dans ederek  Dünya Dans Günü’nün ruhunu yaşadılar. Doğaçlama oturumu, bedenin doğal hareketinden doğan yaratıcılığı ve kolektif enerjiyi ön plana çıkardı. 

 

ARUCAD Kampüsünde gerçekleşen etkinlik, üniversite öğrencileri, akademisyenler ve sanatseverlerden oluşan yoğun izleyici kitlesi tarafından büyük ilgi gördü. Program, dansın evrensel diliyle farklı toplumsal kesimleri bir araya getirerek, sanatın insanları nasıl yakınlaştırabileceğini etkileyici bir şekilde gösterdi.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zirvekibris.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.