KKTC MOK’tan, Guterres’e Mektup

Dünya Olimpizm Günü nedeniyle Milli Olimpiyat Komitesi, dün akşam Grand Pasha Hotel’de bir balo düzenledi. Gecede, Olimpiyat Evi'nin lansmanı da gerçekleştirildi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Başbakan Ünal Üstel, Cumhuriyet Meclisi Başkan Yardımcısı Fazilet Özdenefe, Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu ve federasyon başkanları ile sporcular da etkinliğe katıldılar. Cumhurbaşkanı Tatar, geceye katılmaktan büyük mutluluk duyduğunu belirterek, Olimpiyat Evi projesinin çok önemli bir iş olduğunu ifade etti. Projeyi hayata geçiren mimar Tunç Adanır’ı tebrik etti. Başbakan Ünal Üstel ise, spora verdikleri önemin altını çizerek, Milli Olimpiyat Komitesi’nin düzenlediği gecede Olimpiyat Evi projesini görme fırsatı bulduğunu ve bundan son derece memnun kaldığını belirtti. Desteklerinin devam edeceğini açıkladı. Gecede, Olimpiyat Evi’nin mimarı Tunç Adanır da projeyle ilgili bir sunum yaptı. KKTC MOK’tan, Guterres’e Mektup Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Milli Olimpiyat Komitesi ve bağlı federasyonlardan oluşan heyet, 23 Haziran Dünya Olimpizm Günü münasebetiyle, 24 Haziran 2025 tarihinde Ledra Palace Ara Bölge’de BM Genel Sekreteri António Guterres’e hitaben hazırladıkları mektubu BM yetkililerine teslim etti. Mektupta, KKTC Milli Olimpiyat Komitesi Başkanı Orçun Kamalı, Kıbrıs Türk sporcularının maruz kaldığı izolasyona dikkat çekti. Kamalı, çocuklar, gençler ve kadınlar başta olmak üzere Kıbrıs Türk sporcularının, evrensel bir insan hakkı olarak tanınan spor yapma ve uluslararası spor müsabakalarına katılma haklarının sistematik bir şekilde engellendiğini vurguladı. Kıbrıs Türk sporcularının küresel spor camiasıyla insani bir etkileşim kurma imkanından dahi mahrum bırakıldıkları ve dünya ile bağlantılarının kesildiği ifade edildi. KKTC Milli Olimpiyat Komitesi, BM Genel Sekreteri’nden bu adaletsizliğe karşı etkin bir inisiyatif almasını ve KKTC’nin uluslararası spor kuruluşlarıyla anlamlı bir diyalog kurabilmesi için aktif bir rol üstlenmesini talep etti. Heyet, bu girişimin, sporun evrensel birleştiriciliği aracılığıyla diyaloğun güçlendirilmesi ve kapsayıcılığın desteklenmesi adına önemli bir adım olarak değerlendirildi.