Atakom
Serena
girne belediyse
MERIT
Dilek Orhan
Köşe Yazarı
Dilek Orhan
 

ŞAPKALLI VE ŞAPKASIZ HAYAT KURTARANLAR SİZE YAPTIĞIMIZ İKİ YÜZLÜLÜK İÇİN BEN ÖZÜR DİLERİM

Tarihçi, felsefeci, toplum bilimci, toplum psikoloğu ya da sosyoloğu değilim. Sade ve sadece insanım. Bu nedenle çoktur yaşadıklarım, vardır tanıklıklarım. Müsaadenizle onların bende bıraktığı izleri paylaşayım. Hastalanırız “ yetiş doktor” deriz. Doktor dokunur, iyileşiriz. Sonra, bir doktor hata yapar, biz bütün doktorları aynı kefeye dizeriz. Başımız derde girer “ yetiş polis” deriz. Polis yetişir, teşekkür ederiz. Sonra bir kaçı canımızı yakar, bütün polisleri yerle bir ederiz. Can güvenliğimiz tehlikededir, topluca “yetiş asker” deriz. Asker koşar gelir, bizi güvenliğimize kavuşturur, rahata erince, çoğu zaman bir teşekkürü esirgeyerek, yiten gencecik canların da hayalleri ve umutları olduğunu unutarak “haydi kışlana dön” deriz. Felaketler yaşarız, acil yardım kurtarma ekipleri canları pahasına koşar yetişir, bizleri kurtarır, sonra, felaketlerin yaraları iyileşir, tıpkı bazı siyasetçilerin seçim öncesi, seçmeni hatırlayıp, kazandıktan sonra unutması gibi biz; bu ekipleri hafızamızdan sileriz. Birimiz hastalandığında, hepimiz yanında olmak için samimiyetle çabalarız, topluca tehlikede iken tek vücut oluruz, birilerimizin acıları varsa, acıya bir tutam merhem olmak için koşuştururuz, felakete uğrayanlara yardım için yek vücut oluruz. Sonra her şey süt liman olur, başlarız birbirimizi yemeğe, bölünmeye, parçalanmaya, çünkü uğraşacak başka derdimiz yoktur. Sen, ben o kavgası çoktur. Bizlere yardım edenler aklımızda yoktur, her konuda uzmanımız boldur. Önce insan olup, sonra insan hayatı için işini yapanlara saygıyla; sizleri sadece ihtiyacımız olduğunda hatırlayıp, sonra unuttuğumuz için, aranızda önce insan olmayıp, can yakanlarla hepinizi bir tuttuğumuz için, kelime hazinem yetmedi başka tanımlama bulamadım, sözün özü; yapmayanları tenzih ederek, iki yüzlülüğümüz için hepinizden ben özür dilerim. Özellikle bu dönemde büyük risk altında özveri ile çalışan doktorlarımız ve sağlık çalışanlarımız sağ ve var olunuz. Karanlıkta ışık olanlara selam olsun diyerek, Tıp Bayramınızı kutlarım.
Ekleme Tarihi: 14 Mart 2020 - Cumartesi

ŞAPKALLI VE ŞAPKASIZ HAYAT KURTARANLAR SİZE YAPTIĞIMIZ İKİ YÜZLÜLÜK İÇİN BEN ÖZÜR DİLERİM

Tarihçi, felsefeci, toplum bilimci, toplum psikoloğu ya da sosyoloğu değilim. Sade ve sadece insanım. Bu nedenle çoktur yaşadıklarım, vardır tanıklıklarım. Müsaadenizle onların bende bıraktığı izleri paylaşayım. Hastalanırız “ yetiş doktor” deriz. Doktor dokunur, iyileşiriz. Sonra, bir doktor hata yapar, biz bütün doktorları aynı kefeye dizeriz. Başımız derde girer “ yetiş polis” deriz. Polis yetişir, teşekkür ederiz. Sonra bir kaçı canımızı yakar, bütün polisleri yerle bir ederiz. Can güvenliğimiz tehlikededir, topluca “yetiş asker” deriz. Asker koşar gelir, bizi güvenliğimize kavuşturur, rahata erince, çoğu zaman bir teşekkürü esirgeyerek, yiten gencecik canların da hayalleri ve umutları olduğunu unutarak “haydi kışlana dön” deriz. Felaketler yaşarız, acil yardım kurtarma ekipleri canları pahasına koşar yetişir, bizleri kurtarır, sonra, felaketlerin yaraları iyileşir, tıpkı bazı siyasetçilerin seçim öncesi, seçmeni hatırlayıp, kazandıktan sonra unutması gibi biz; bu ekipleri hafızamızdan sileriz. Birimiz hastalandığında, hepimiz yanında olmak için samimiyetle çabalarız, topluca tehlikede iken tek vücut oluruz, birilerimizin acıları varsa, acıya bir tutam merhem olmak için koşuştururuz, felakete uğrayanlara yardım için yek vücut oluruz. Sonra her şey süt liman olur, başlarız birbirimizi yemeğe, bölünmeye, parçalanmaya, çünkü uğraşacak başka derdimiz yoktur. Sen, ben o kavgası çoktur. Bizlere yardım edenler aklımızda yoktur, her konuda uzmanımız boldur. Önce insan olup, sonra insan hayatı için işini yapanlara saygıyla; sizleri sadece ihtiyacımız olduğunda hatırlayıp, sonra unuttuğumuz için, aranızda önce insan olmayıp, can yakanlarla hepinizi bir tuttuğumuz için, kelime hazinem yetmedi başka tanımlama bulamadım, sözün özü; yapmayanları tenzih ederek, iki yüzlülüğümüz için hepinizden ben özür dilerim. Özellikle bu dönemde büyük risk altında özveri ile çalışan doktorlarımız ve sağlık çalışanlarımız sağ ve var olunuz. Karanlıkta ışık olanlara selam olsun diyerek, Tıp Bayramınızı kutlarım.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zirvekibris.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.