Atakom
Serena
girne belediyse
MERIT
Dilek Orhan
Köşe Yazarı
Dilek Orhan
 

DİPTEN SONRA ÇIKILACAK YER BELKİ DE ZİRVEDİR

Sadece coğrafyamız değil, Dünya insanının ruhsal açıdan dibe doğru sürüklendiği bir süreci yaşıyoruz malum. Ben bu süreç başladığımdan beri, süreç, bize ne öğretmeye çalışıyor diye düşünüyorum. Sanırım epey bir şey öğrendim ya da öğrendiğimi zannediyorum bilemem. Yine de paylaşmak isterim. İlginizi çekerse, aşağıda yer alan satırları okumaya devam edebilirsiniz. Zamanın hızlı geçmediğini, bizim çok hızlı koştuğumuzu, Materyalist sistemin kucağında sefa sürerken, sağlığın ve can güvenliğinin ne anlama geldiğini öğrenmek için illa ki ağır bir travma yaşamamız gerektiğini, Evde oturmak zorundayız diye çığlıklar atarken, bir ömrü yatağa bağlı geçirmek zorunda olanları aklımıza bile getirmeyecek şekilde empati duygumuzun yok olduğunu, Ülkelerin kriz yönetim konusunda, kriz olmadan gerekli uzman kadroları oluşturmasının ve liyakat esaslı atamalarla yetişmiş insan kaynaklarının sistem dışı bırakılmamasının ne kadar önemli olduğunu. Güç ve para için harcadığımız efor kadar doğayı, çevreyi ve insanımızı korumak için de efor sarf etmemiz gerektiğini, Daha sade yaşamanın, insani değerlerimizi geri kazanmanın, hayatın her alanında tedbirli olmanın, paranın ve gücün doğal felaketler ve ölümün karşısında hiç bir işe yaramadığının, ihtiyaç fazlasına sahip olmak için dövünmenin anlamsızlığının farkında olmanın zamanı geldiğini. Komplo teorisi diye geçiştirdiğimiz senaryoların yabana atılmaması gerektiğini ve bizlerin bu senaryolarda sadece birer figüran olduğumuzu, Ruh sağlığının, fiziksel sağlık kadar önemli olduğunu, akılcı kararların ancak sağlam ruh sağlığı ile mümkün olabileceğini, Süreci doğru okur ve öğrenmeyi başarabilirsek daha güzel günler görebileceğimiz umudunun hala var olabileceğini öğrendim. En değerli öğretmenim hayata selam olsun diyerek, iki yıl önce yazdığım bir yazıyı tekrar paylaşmak istedim. Vardır Bir Hayır Hepimiz yaşamışızdır, geldi mi üst üste gelir ve o zaman bize derler ki "vardır bir hayır". O halleri yaşarken, insan için için öfkelenir, "neresinde bunun hayır?" diye. Zaman geçer, geri döner bakarız ve görürüz ki varmış bir hayır. Her ne ise yaşadığımız, ya bizi güzel büyütmüştür, ya bizi ruhsal tekamül sürecimizde geliştirmiştir ya da gözle görünen sonuçları olan bir iyiliğe ulaştırmıştır. Onun için bu satırlar, kendini dipte hisseden herkese gelsin, dibin, daha da dibi olmadığı için varılacak nokta, mutlaka dibin ilerisidir, kim bilir? belki de zirvedir. Yani sözün özü, vardır bir hayır.
Ekleme Tarihi: 16 Mart 2020 - Pazartesi

DİPTEN SONRA ÇIKILACAK YER BELKİ DE ZİRVEDİR

Sadece coğrafyamız değil, Dünya insanının ruhsal açıdan dibe doğru sürüklendiği bir süreci yaşıyoruz malum. Ben bu süreç başladığımdan beri, süreç, bize ne öğretmeye çalışıyor diye düşünüyorum. Sanırım epey bir şey öğrendim ya da öğrendiğimi zannediyorum bilemem. Yine de paylaşmak isterim. İlginizi çekerse, aşağıda yer alan satırları okumaya devam edebilirsiniz. Zamanın hızlı geçmediğini, bizim çok hızlı koştuğumuzu, Materyalist sistemin kucağında sefa sürerken, sağlığın ve can güvenliğinin ne anlama geldiğini öğrenmek için illa ki ağır bir travma yaşamamız gerektiğini, Evde oturmak zorundayız diye çığlıklar atarken, bir ömrü yatağa bağlı geçirmek zorunda olanları aklımıza bile getirmeyecek şekilde empati duygumuzun yok olduğunu, Ülkelerin kriz yönetim konusunda, kriz olmadan gerekli uzman kadroları oluşturmasının ve liyakat esaslı atamalarla yetişmiş insan kaynaklarının sistem dışı bırakılmamasının ne kadar önemli olduğunu. Güç ve para için harcadığımız efor kadar doğayı, çevreyi ve insanımızı korumak için de efor sarf etmemiz gerektiğini, Daha sade yaşamanın, insani değerlerimizi geri kazanmanın, hayatın her alanında tedbirli olmanın, paranın ve gücün doğal felaketler ve ölümün karşısında hiç bir işe yaramadığının, ihtiyaç fazlasına sahip olmak için dövünmenin anlamsızlığının farkında olmanın zamanı geldiğini. Komplo teorisi diye geçiştirdiğimiz senaryoların yabana atılmaması gerektiğini ve bizlerin bu senaryolarda sadece birer figüran olduğumuzu, Ruh sağlığının, fiziksel sağlık kadar önemli olduğunu, akılcı kararların ancak sağlam ruh sağlığı ile mümkün olabileceğini, Süreci doğru okur ve öğrenmeyi başarabilirsek daha güzel günler görebileceğimiz umudunun hala var olabileceğini öğrendim. En değerli öğretmenim hayata selam olsun diyerek, iki yıl önce yazdığım bir yazıyı tekrar paylaşmak istedim. Vardır Bir Hayır Hepimiz yaşamışızdır, geldi mi üst üste gelir ve o zaman bize derler ki "vardır bir hayır". O halleri yaşarken, insan için için öfkelenir, "neresinde bunun hayır?" diye. Zaman geçer, geri döner bakarız ve görürüz ki varmış bir hayır. Her ne ise yaşadığımız, ya bizi güzel büyütmüştür, ya bizi ruhsal tekamül sürecimizde geliştirmiştir ya da gözle görünen sonuçları olan bir iyiliğe ulaştırmıştır. Onun için bu satırlar, kendini dipte hisseden herkese gelsin, dibin, daha da dibi olmadığı için varılacak nokta, mutlaka dibin ilerisidir, kim bilir? belki de zirvedir. Yani sözün özü, vardır bir hayır.
Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zirvekibris.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.