Atakom
Serena
girne belediyse
MERIT
Dilek Orhan
Köşe Yazarı
Dilek Orhan
 

Işın Ramadan Cemil “Belirsizlik yıpratır, tüketir...”

Bugün köşe konuğum, insana ait önemsediğim tüm değerleri bünyesinde barındıran, tanımaktan onur duyduğum, her sohbetimizde zihinsel ve duygusal olarak beslendiğim bir isim, Sayın Işın Ramadan Cemil.   - Işın Hanım, aylar önce bir sohbetimizde, “insan psikolojisi en ağır acıya, en büyük sevince dayanır ama belirsizliğe dayanamaz” demiştiniz. Günlerce aklımı kurcalayan bu cümleniz ile tam olarak neyi kast etmek istemiştiniz?   - Evet, böyle bir söylemde bulunmuştum çünkü, belirsizliğin kararsızlığa, kararsızlığın hedefsizliğe, hedefsizliğin yaşamak zorunda kaldığımız ortamda sergilenen eylemlere, söylenilen sözlere güvensizliğe yol açtığına, böylesi bir ortamın da insan bünyesini iflas ettireceğine inanıyorum.   - Bu açıklamanızı bireysel mi yoksa toplumsal olarak mı algılamam gerekiyor?   - Her ikisinde de ana öge insan olduğuna göre bireysel ve toplumsal arasında bir fark göremiyorum. Sonuçta, ne yapıldığını ya da size ne yaptırılmak istendiğini veya ne yaptırılacağını bilememek, yaşamınızda bir hedef saptayamamak hem bireysel hem toplumsal anlamda aynıdır, belirsizlikten kastım tam olarak budur ve buna dayanmak zordur, yıpratıcıdır... Kısacası iki artı iki eşittir dörttür ve hayatın özü matematiktir. Doğa başlı başına matematiktir, denklemlerle, dengelerle var olmaktadır. Bu dengenin bozulduğu her an baş edilmesi imkansız bir ortam doğar.   - “Hayat denklemlerle doludur” derken, bu denklemler neleri içeriyor?   - Bireysel ve toplumsal olarak eşitliği, adaleti içeriyor. Eşitlik ve adaletin olmadığı bir ortam belirsizliğe zemin hazırlıyor.   - Sizi çok net anladım. Tüm dünyada belirsizliğin hakim olduğu bir filmin içinde gibi hissettiğimiz zamanları yaşıyoruz. Elbette size dünyayı soramam. Peki, bireysel belirsizlikleri aşmak için neler yapabiliriz?   - Bireyler olarak bizlerin, bu güne kadar biriktirdirdiğimiz bilgi, donanım ve edindiğimiz değer yargıları ile hedef belirlememiz gerekiyor. Hedefi belirlemekle kalmayıp, o hedefe ulaşmak için çaba göstermemiz de gerekiyor. Çünkü, belirsizliğin aşılmasında en temel unsur hedef koymaktır. Bu hedefin illa ki çok yüksek olması gerekmiyor. Bin artı bin yerine, bir artı biri de hedef olarak koyabilirsiniz, yeter ki hedefler ulaşılabilir olsun, net olsun gerçekçi olsun... Unutmayınız ki hedefsiz yürünen her yol atılan beyhude adımların, anlam içermeyen toplamıdır.
Ekleme Tarihi: 17 Haziran 2020 - Çarşamba

Işın Ramadan Cemil “Belirsizlik yıpratır, tüketir...”

Bugün köşe konuğum, insana ait önemsediğim tüm değerleri bünyesinde barındıran, tanımaktan onur duyduğum, her sohbetimizde zihinsel ve duygusal olarak beslendiğim bir isim, Sayın Işın Ramadan Cemil.

 

- Işın Hanım, aylar önce bir sohbetimizde, “insan psikolojisi en ağır acıya, en büyük sevince dayanır ama belirsizliğe dayanamaz” demiştiniz. Günlerce aklımı kurcalayan bu cümleniz ile tam olarak neyi kast etmek istemiştiniz?
 
- Evet, böyle bir söylemde bulunmuştum çünkü, belirsizliğin kararsızlığa, kararsızlığın hedefsizliğe, hedefsizliğin yaşamak zorunda kaldığımız ortamda sergilenen eylemlere, söylenilen sözlere güvensizliğe yol açtığına, böylesi bir ortamın da insan bünyesini iflas ettireceğine inanıyorum.

 

- Bu açıklamanızı bireysel mi yoksa toplumsal olarak mı algılamam gerekiyor?

 

- Her ikisinde de ana öge insan olduğuna göre bireysel ve toplumsal arasında bir fark göremiyorum. Sonuçta, ne yapıldığını ya da size ne yaptırılmak istendiğini veya ne yaptırılacağını bilememek, yaşamınızda bir hedef saptayamamak hem bireysel hem toplumsal anlamda aynıdır, belirsizlikten kastım tam olarak budur ve buna dayanmak zordur, yıpratıcıdır... Kısacası iki artı iki eşittir dörttür ve hayatın özü matematiktir. Doğa başlı başına matematiktir, denklemlerle, dengelerle var olmaktadır. Bu dengenin bozulduğu her an baş edilmesi imkansız bir ortam doğar.

 

- “Hayat denklemlerle doludur” derken, bu denklemler neleri içeriyor?

 

- Bireysel ve toplumsal olarak eşitliği, adaleti içeriyor. Eşitlik ve adaletin olmadığı bir ortam belirsizliğe zemin hazırlıyor.

 

- Sizi çok net anladım. Tüm dünyada belirsizliğin hakim olduğu bir filmin içinde gibi hissettiğimiz zamanları yaşıyoruz. Elbette size dünyayı soramam. Peki, bireysel belirsizlikleri aşmak için neler yapabiliriz?

 

- Bireyler olarak bizlerin, bu güne kadar biriktirdirdiğimiz bilgi, donanım ve edindiğimiz değer yargıları ile hedef belirlememiz gerekiyor. Hedefi belirlemekle kalmayıp, o hedefe ulaşmak için çaba göstermemiz de gerekiyor. Çünkü, belirsizliğin aşılmasında en temel unsur hedef koymaktır. Bu hedefin illa ki çok yüksek olması gerekmiyor. Bin artı bin yerine, bir artı biri de hedef olarak koyabilirsiniz, yeter ki hedefler ulaşılabilir olsun, net olsun gerçekçi olsun... Unutmayınız ki hedefsiz yürünen her yol atılan beyhude adımların, anlam içermeyen toplamıdır.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zirvekibris.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.