Atakom
Serena
girne belediyse
MERIT
Dilek Orhan
Köşe Yazarı
Dilek Orhan
 

HOP!!!

Soru: Ne zaman “hop” deriz??? Cevap: Gereksiz ve fazla ileri gidenleri uyarmak ve durulması gerektiğini belirtmek için. Yaydığı olumsuz enerji için adını zikretmeyi sevmediğim virüs tam da bunu yaptı, sadece bireylere değil, tüm insanlığa“ Çok ileri gittiniz, biraz durun” dedi. Bunun için bilim insanlarından özür dileyerek, bu virüse, ben, kendi yazılarımda “HOP virüsü” diyeceğim.    Hayat bana, çeşitlilik içinde her birisi ayrı öğretmen olan insanları armağan olarak  sundu çok şükür. Kabus gibi kapkaranlık gelen HOP virüsü, sonunun aydınlık olacağına yürekten inandığım öğretileriyle geldi. Bana neler öğrettiğini yazmıştım. Bugün armağanlarımdan, sürecin neler öğrettiği ile ilgili görüşlerini istirham ettim. Kırmadıkları ve paylaşımları için müteşekkirim.  Şimdi, alfabetik sıra ile bugün gelen hediyelerimi sizlerle paylaşıyorum.   BEKİR SITKI ÖZER: “HERŞEYDEN ÖNCE BİZE “AHLAK” LAZIM... BİLGE KÜÇÜK: Evinizin tadını çıkatmaya çalışınız. Virus öncesi elimizde bulunan imkanlarımızın ve yapabildiklerimizin aslında ne kadar önemli olduğunu,’ fakat bizim  bunların önemini azımsamış ve değerini tam olarak bilmemiş olabilirmiyiz?’ i düşününuz..Hayırlısı ile en asgari zararla atlatmayı ümit ettiğimiz bu süreç sonrası hepimizin daha mutlu , empati kurabilen bireyler olmamız dileği ile. CELAL CAN ORHAN: Bu süreç bana bahçede bedava spor yapabileceğimi, piyano pratiğini düzenli yapabileceğimi, yalnızlığın aileyle paylaşılanın, yalnızlık olmadığını, emperyalizmden bağımsız bir hayatın mümkünlüğünü, attığımız her adımı temkinli atmayı, hayallerime tutunmayı, düzenli Instagram videoları yapıp oyunculuk mesleğinde varlığımı hissedebileceğimi öğretti. DİLEK YAVUZ YANIK: Özgürlüğün değerini öğrendim.. EBRU TEMEL: Biz hep özgürdük ve rahattık, şimdi kısıtlandık. Özgürlüğün ve insan hayatının, sağlığın ne kadar değerli olduğunu öğrendim. GÜLSEN ERGÜDEN: Bizler bu kadar endişeyle dikkat etmeye çalışırken,olanağı olmayanlar ne yapıyor? Hala çöp karıştıranları gözlemliyorum. Güzel,aydınlık günlere kavuşmak umuduyla... HALİL BEZMEN: Karımla başbaşa kalınca ıssız bir adaya giderken ilk tercih olarak yanımda götürmeme kararı aldım.Bunun dışında pek bir değişiklik olmadı. Çünkü zaten evden üreten biriyim. IŞIN RAMADAN CEMİL: Biz Kıbrıs Türkleri'nin hiç olmazsa "Asgari Müşterekler"de olsun "Konsansüs" kelimesini ne zaman kullanabileceğimizi çok merak ediyorum. Sakın bana hiç kimse demokrasi kavramını ortaya atıp en azından bugün olsun bu birliktelikten kaçınmasın. KAYRA ORHAN: Bir insanın canını kurtarmak ne zaman bu kadar kolay olmuştu? Ve biz bu durumdan şikayetciyiz.. Hepimizin alıştığı bir düzeni, gezmesi vardır ama bir süreliğine ara veremiyor muyuz?  Bu sürede, doğamız da kendisini iyileştiriyor. Yıllardır insan kullanımı yüzünden balık değmeyen sulara yunuslar gelmeye başladı. Bu dönem en çok dünyaya iyi geldi. KEMAL TOLGA KURUL: Sosyal devlet anlayışının toplum icin ne kadar onemli olduğunu bir kez daha anladım. MEHMET KÜÇÜK: bugün içinde bulunduğumuz durum beri yıllarca geriye, Kanlı Noel’e götürdü.  O günlerde düşmanımız Rumlardı, şimdi ise Corona.  O zaman düşman sınırın diğer tarafında idi ancak şimdi aramızda.  Ölüm tehlike olasılığı aynı ve belkide daha fazla.  Ne üzücüdür ki bu olayı fazla ciddiye alan yok. MEHMET ÇAKICI: Dünyada bütün savaşların, kavgaların, hırsların, ünvanların ne kadar anlamsız olduğunu ve yaşamın sevdiklerimizle ne kadar da değerli olduğunu göstermiştir. MERT BALIN: Özgürlüğün değerini, sudan sebeplerle can sıkmanın ne kadar gereksiz olduğunu öğrendim. MİNE GÜRSES: Öncelikle sağlıklı olmanın ne büyük nimet olduğunu, çalışıyor olmanın ne büyük nimet olduğunu, şükürsüzler ordusunu, vatanına, hükümetine sövüp sayıp aşağılayanları, HÜR OLMANIN NE KADAR ÖNEMLİ OLDUĞUNU, HİÇBİR ŞEY ÜRETMEYEN BİR TAKIM İNSANLARIN KLAVYE BAŞINDA NASIL AHKAM KESTİKLERİNİ, MERHAMET VE EMPATİ YOKSUNLARINI gördüm., MUSTAFA ÖZSOY: Hayatla yüzleşmek gibi , bu bulaşıcı ilet bize ve dünyaya gerçekleri gösterdi ne para ne pul . En kısa zamanda  dünyayı saran koronovirüs bir an önce hayatımızdan yok olur gider ve yeniden hayata dönüş başlar “ evde kal , sağlıklı kal “ NALAN GÜLŞEN: Tekamül tahammülden.. OZAN ORHON: Hayat bize gerçekleri bazen göstermiyor aslında bizler, bu güne kadar kaç kişi gerçekten baktık ve gördük? Şimdi kendimle baş başa kaldım , şimdi gözlerindeki perdenin yavaş yavaş açıldığını hissediyorum, kendimle konuşuyorum ve kendimle yüzleştim bu bana bayağı iyi geldi şimdi daha üretken ve daha duyarlı olduğumu hissediyorum ve özgürlüğün ne kadar önemli olduğunu farkındalığın farkında.  ÖZER GÜRBÜZ: Hayatta sağlıktan daha önemli hiç bir şey olmadığını bir kez daha öğrendim. ÖZGE GÜNAYDIN: Tonla parası olup,fakirlikten kavrulan insanlar tanıdım. ÖZGE ÖZER: Her anın ne kadar kıymetli olduğununu öğrendim. ÖZLEM AVCI:  Bu süreç kriz yönetiminin ve bilimin ne kadar önemli olduğunu hepimize çok iyi bir şekilde öğretti. Ama bence bu somut öğretilerin yanısıra bu belirsiz süreç sahip olduklarımıza minnettar olmayı, şükretmeyi ve farkındalıkla bakabilmeyi  de öğretti.  İnsanlar arası farkları gözardı ederek, birleşerek tek bir hedef için çalışmayı, sevdiklerimizin ne kadar kıymetli olduğunu, hayatın koşturması içinde aslında ne çok şeyi unutmuş yada gözardı etmiş olduğumuzu ve izolasyonda olsak bile sevginin ve bağlarımızın korunmasının önemini öğrendik, öğrenmeliyiz. RECEP TOKYÜREK: Hazırlıksız yakalandığımız bu olayda, ön yargılarımızı bir tarafa bırakarak, sürece katkı koyacak dini dili ırkı ne olursa olsun insanlarımızı kucaklamak gerektiğini öğrendim. REHA ARAR: Öncelikle, kriz yönetimine sahip olmadığımızı, kriz, ancak, olduktan sonra yöntem aradığımızı, bunun sadece Türkiye ve Kıbrıs’ta değil, bütün dünyada böyle olduğunu gösterdi. Ülkelerin ihtiyat akçelerini doğru kullanmaları gündeme geldi. “İnsan beşerdir, şaşar” eski bir cümledir. İnsanları evlerine sokmak için eski deyimle neredeyse zaptiye gücü kullanılacak. Allah’a dua edelim. Bu musibet bizi terk etsin, gitsin. RENGİN SUAR: Yoga beni kurtardı, yardımcımız Risalat‘ ı da.. SIBEL TATAR: “Corona virüs sayesinde ne ögrendim?” diye sorunun cevabında birinci sırada tevekkül var. Ardından, bir olmayı başarabileler kadar başaramayanlar olduğunu, böylesi bir durumda bile bencillik yapanları gördüm. Cahil cesaretiyle etrafındakilerini tehlikeye atan ve cesur olduklarını sananlar olduğunu farkettim. ŞENAY SAÇBÜKER Zaten hayatım boyunca “önce sağlık” derdim, bu süreçte, bunun önemini daha da öğrendim. Sonra sabırlı olmayı , en son olarak da küçücük bir virüsün çivisi çıkmış insalığı hizaya getirmesini. ŞERİFE OSKAR KONYAR: Şımarıklığın sona erdigini görüyorum şu anda. Bu bir derstir herkese. İnşallah herkes bu olanlardan ders alir. TACİ KURUL: Aydınlanmış bir toplum için düşünen sorgulayan bireylere ihtiyaç vardır.Zorlu süreci bir fırsat bilelim.Daha çok OKUYALIM . TURGAY DENİZ: Ülkemizi etkisi altına alan koronavirüs salgını nedeniyle yaşanmakta olan kriz nedeniyle hepimiz zor günlerden geçmekteyiz. Hepimiz, öncelikle ailemizi, işverenler olarak çalışanlarımızı, işyerlerimizi ve şirketlerimizi en iyi şekilde korumak çabası içindeyiz. UMUT ALTINAY: Zor durumlarda hiç bir ayrım gözetmeksizin “BİZ” diyebilmenin önemini öğrendim. UTKU GÜLŞEN: Kendimi bilmeye başladığımdan bu yana,yaşanan bir çok değişime şahit oldum-olduk.. Yeteli olmasada bu yaşananlar tekamül basamaklarında  ilerleme sağladı gibi.. Hep söylerim, yaşadıklarımız ,hissettiklerimiz  ruhumuzun bırer süsü..Bu süsleri güzel yerleştirebilirsek hayatımıza, değme gitsin. YİĞİT KARİŞ: Benim için en büyük ders işlerimizin devamlılığını sağlamak için ofislere hiç ihtiyaç kalmadığını görmek oldu diyebilirim... O kocaman binalar, masalar falan hep boşuna alınmış. ZUHAL GÜRBÜZ: Ben bugüne kadar yaptıklarımın ve yaşam tarzımın doğru olduğunu gördüm. Yeni bir şey öğrenmedim.   ARKASI YARIN. ŞİMDİLİK HOŞÇAKALIN
Ekleme Tarihi: 23 Mart 2020 - Pazartesi

HOP!!!

Soru: Ne zaman “hop” deriz???

Cevap: Gereksiz ve fazla ileri gidenleri uyarmak ve durulması gerektiğini belirtmek için.

Yaydığı olumsuz enerji için adını zikretmeyi sevmediğim virüs tam da bunu yaptı, sadece bireylere değil, tüm insanlığa“ Çok ileri gittiniz, biraz durun” dedi. Bunun için bilim insanlarından özür dileyerek, bu virüse, ben, kendi yazılarımda “HOP virüsü” diyeceğim. 

 

Hayat bana, çeşitlilik içinde her birisi ayrı öğretmen olan insanları armağan olarak  sundu çok şükür. Kabus gibi kapkaranlık gelen HOP virüsü, sonunun aydınlık olacağına yürekten inandığım öğretileriyle geldi. Bana neler öğrettiğini yazmıştım. Bugün armağanlarımdan, sürecin neler öğrettiği ile ilgili görüşlerini istirham ettim. Kırmadıkları ve paylaşımları için müteşekkirim.  Şimdi, alfabetik sıra ile bugün gelen hediyelerimi sizlerle paylaşıyorum.

 

BEKİR SITKI ÖZER: “HERŞEYDEN ÖNCE BİZE “AHLAK” LAZIM...

BİLGE KÜÇÜK: Evinizin tadını çıkatmaya çalışınız. Virus öncesi elimizde bulunan imkanlarımızın ve yapabildiklerimizin aslında ne kadar önemli olduğunu,’ fakat bizim  bunların önemini azımsamış ve değerini tam olarak bilmemiş olabilirmiyiz?’ i düşününuz..Hayırlısı ile en asgari zararla atlatmayı ümit ettiğimiz bu süreç sonrası hepimizin daha mutlu , empati kurabilen bireyler olmamız dileği ile.

CELAL CAN ORHAN: Bu süreç bana bahçede bedava spor yapabileceğimi, piyano pratiğini düzenli yapabileceğimi, yalnızlığın aileyle paylaşılanın, yalnızlık olmadığını, emperyalizmden bağımsız bir hayatın mümkünlüğünü, attığımız her adımı temkinli atmayı, hayallerime tutunmayı, düzenli Instagram videoları yapıp oyunculuk mesleğinde varlığımı hissedebileceğimi öğretti.

DİLEK YAVUZ YANIK: Özgürlüğün değerini öğrendim..

EBRU TEMEL: Biz hep özgürdük ve rahattık, şimdi kısıtlandık. Özgürlüğün ve insan hayatının, sağlığın ne kadar değerli olduğunu öğrendim.

GÜLSEN ERGÜDEN: Bizler bu kadar endişeyle dikkat etmeye çalışırken,olanağı olmayanlar ne yapıyor? Hala çöp karıştıranları gözlemliyorum. Güzel,aydınlık günlere kavuşmak umuduyla...

HALİL BEZMEN: Karımla başbaşa kalınca ıssız bir adaya giderken ilk tercih olarak yanımda götürmeme kararı aldım.Bunun dışında pek bir değişiklik olmadı. Çünkü zaten evden üreten biriyim.

IŞIN RAMADAN CEMİL: Biz Kıbrıs Türkleri'nin hiç olmazsa "Asgari Müşterekler"de olsun "Konsansüs" kelimesini ne zaman kullanabileceğimizi çok merak ediyorum. Sakın bana hiç kimse demokrasi kavramını ortaya atıp en azından bugün olsun bu birliktelikten kaçınmasın.

KAYRA ORHAN: Bir insanın canını kurtarmak ne zaman bu kadar kolay olmuştu? Ve biz bu durumdan şikayetciyiz.. Hepimizin alıştığı bir düzeni, gezmesi vardır ama bir süreliğine ara veremiyor muyuz?  Bu sürede, doğamız da kendisini iyileştiriyor. Yıllardır insan kullanımı yüzünden balık değmeyen sulara yunuslar gelmeye başladı. Bu dönem en çok dünyaya iyi geldi.

KEMAL TOLGA KURUL: Sosyal devlet anlayışının toplum icin ne kadar onemli olduğunu bir kez daha anladım.

MEHMET KÜÇÜK: bugün içinde bulunduğumuz durum beri yıllarca geriye, Kanlı Noel’e götürdü.  O günlerde düşmanımız Rumlardı, şimdi ise Corona.  O zaman düşman sınırın diğer tarafında idi ancak şimdi aramızda.  Ölüm tehlike olasılığı aynı ve belkide daha fazla.  Ne üzücüdür ki bu olayı fazla ciddiye alan yok.

MEHMET ÇAKICI: Dünyada bütün savaşların, kavgaların, hırsların, ünvanların ne kadar anlamsız olduğunu ve yaşamın sevdiklerimizle ne kadar da değerli olduğunu göstermiştir.

MERT BALIN: Özgürlüğün değerini, sudan sebeplerle can sıkmanın ne kadar gereksiz olduğunu öğrendim.

MİNE GÜRSES: Öncelikle sağlıklı olmanın ne büyük nimet olduğunu, çalışıyor olmanın ne büyük nimet olduğunu, şükürsüzler ordusunu, vatanına, hükümetine sövüp sayıp aşağılayanları, HÜR OLMANIN NE KADAR ÖNEMLİ OLDUĞUNU, HİÇBİR ŞEY ÜRETMEYEN BİR TAKIM İNSANLARIN KLAVYE BAŞINDA NASIL AHKAM KESTİKLERİNİ, MERHAMET VE EMPATİ YOKSUNLARINI gördüm.,

MUSTAFA ÖZSOY: Hayatla yüzleşmek gibi , bu bulaşıcı ilet bize ve dünyaya gerçekleri gösterdi ne para ne pul . En kısa zamanda  dünyayı saran koronovirüs bir an önce hayatımızdan yok olur gider ve yeniden hayata dönüş başlar “ evde kal , sağlıklı kal “

NALAN GÜLŞEN: Tekamül tahammülden..

OZAN ORHON: Hayat bize gerçekleri bazen göstermiyor aslında bizler, bu güne kadar kaç kişi gerçekten baktık ve gördük? Şimdi kendimle baş başa kaldım , şimdi gözlerindeki perdenin yavaş yavaş açıldığını hissediyorum, kendimle konuşuyorum ve kendimle yüzleştim bu bana bayağı iyi geldi şimdi daha üretken ve daha duyarlı olduğumu hissediyorum ve özgürlüğün ne kadar önemli olduğunu farkındalığın farkında. 

ÖZER GÜRBÜZ: Hayatta sağlıktan daha önemli hiç bir şey olmadığını bir kez daha öğrendim.

ÖZGE GÜNAYDIN: Tonla parası olup,fakirlikten kavrulan insanlar tanıdım.

ÖZGE ÖZER: Her anın ne kadar kıymetli olduğununu öğrendim.

ÖZLEM AVCI:  Bu süreç kriz yönetiminin ve bilimin ne kadar önemli olduğunu hepimize çok iyi bir şekilde öğretti. Ama bence bu somut öğretilerin yanısıra bu belirsiz süreç sahip olduklarımıza minnettar olmayı, şükretmeyi ve farkındalıkla bakabilmeyi  de öğretti.  İnsanlar arası farkları gözardı ederek, birleşerek tek bir hedef için çalışmayı, sevdiklerimizin ne kadar kıymetli olduğunu, hayatın koşturması içinde aslında ne çok şeyi unutmuş yada gözardı etmiş olduğumuzu ve izolasyonda olsak bile sevginin ve bağlarımızın korunmasının önemini öğrendik, öğrenmeliyiz.

RECEP TOKYÜREK: Hazırlıksız yakalandığımız bu olayda, ön yargılarımızı bir tarafa bırakarak, sürece katkı koyacak dini dili ırkı ne olursa olsun insanlarımızı kucaklamak gerektiğini öğrendim.

REHA ARAR: Öncelikle, kriz yönetimine sahip olmadığımızı, kriz, ancak, olduktan sonra yöntem aradığımızı, bunun sadece Türkiye ve Kıbrıs’ta değil, bütün dünyada böyle olduğunu gösterdi. Ülkelerin ihtiyat akçelerini doğru kullanmaları gündeme geldi. “İnsan beşerdir, şaşar” eski bir cümledir. İnsanları evlerine sokmak için eski deyimle neredeyse zaptiye gücü kullanılacak. Allah’a dua edelim. Bu musibet bizi terk etsin, gitsin.

RENGİN SUAR: Yoga beni kurtardı, yardımcımız Risalat‘ ı da..

SIBEL TATAR: “Corona virüs sayesinde ne ögrendim?” diye sorunun cevabında birinci sırada tevekkül var. Ardından, bir olmayı başarabileler kadar başaramayanlar olduğunu, böylesi bir durumda bile bencillik yapanları gördüm. Cahil cesaretiyle etrafındakilerini tehlikeye atan ve cesur olduklarını sananlar olduğunu farkettim.

ŞENAY SAÇBÜKER Zaten hayatım boyunca “önce sağlık” derdim, bu süreçte, bunun önemini daha da öğrendim. Sonra sabırlı olmayı , en son olarak da küçücük bir virüsün çivisi çıkmış insalığı hizaya getirmesini.

ŞERİFE OSKAR KONYAR: Şımarıklığın sona erdigini görüyorum şu anda. Bu bir derstir herkese. İnşallah herkes bu olanlardan ders alir.

TACİ KURUL: Aydınlanmış bir toplum için düşünen sorgulayan bireylere ihtiyaç vardır.Zorlu süreci bir fırsat bilelim.Daha çok OKUYALIM .

TURGAY DENİZ: Ülkemizi etkisi altına alan koronavirüs salgını nedeniyle yaşanmakta olan kriz nedeniyle hepimiz zor günlerden geçmekteyiz. Hepimiz, öncelikle ailemizi, işverenler olarak çalışanlarımızı, işyerlerimizi ve şirketlerimizi en iyi şekilde korumak çabası içindeyiz.

UMUT ALTINAY: Zor durumlarda hiç bir ayrım gözetmeksizin “BİZ” diyebilmenin önemini öğrendim.

UTKU GÜLŞEN: Kendimi bilmeye başladığımdan bu yana,yaşanan bir çok değişime şahit oldum-olduk.. Yeteli olmasada bu yaşananlar tekamül basamaklarında  ilerleme sağladı gibi.. Hep söylerim, yaşadıklarımız ,hissettiklerimiz  ruhumuzun bırer süsü..Bu süsleri güzel yerleştirebilirsek hayatımıza, değme gitsin.

YİĞİT KARİŞ: Benim için en büyük ders işlerimizin devamlılığını sağlamak için ofislere hiç ihtiyaç kalmadığını görmek oldu diyebilirim... O kocaman binalar, masalar falan hep boşuna alınmış.

ZUHAL GÜRBÜZ: Ben bugüne kadar yaptıklarımın ve yaşam tarzımın doğru olduğunu gördüm. Yeni bir şey öğrenmedim.

 

ARKASI YARIN. ŞİMDİLİK HOŞÇAKALIN

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve zirvekibris.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.